HomeMAINİnsanın Sırrı, Kemal Tekden

İnsanın Sırrı, Kemal Tekden

 

Levent Ağaoğlu: Ayağınızı gönlünüze sağlık Kemal Tekden bey. Çok teşekkür ederim. İnsanın Sırrı söyleşi duyurunuz nedeniyle siz bana bir şiir yazdırdınız. Grupta paylaşacağım. Geçen akşam İnsanlığın sorunları ile ilgili televizyonda bir programda bir insan atınla konuşuyordu. Ben de insan başlıklı bir şiir yazdım, atınan, itinen diye. Çünkü, insanlık yolculuğumuzda özellikle Törüklerin yani Türklerin yolculuğunda at ve it çok önemli. O anlamda yazdım. Soru şu şekilde olacak, benim düşündüğüm. Şimdi Rahim Er Bey bahsetti, üstün zeka. Siz de hani üstün zeka %2, deha 10.000’de 2 dediniz.

Üstün zeka %2, Deha 10.000’de 2

Şimdi bunu başaran dünyada Amerika Birleşik Devletleri. Neyle başarıyor? Düşünce kuruluşları.  Avrasya Bir Vakfı gibi, ASAM gibi düşünce kuruluşlarıyla başarıyor. Nasıl başarıyor? Ya diyor ki petro dolar. En başta diyelim dolar diyor. Parasını dünyada hakim kılıyor.

Bunu yapan ne? O üstün zekalı insanların oluşturduğu düşünce kuruluşları. Sistem var, bir sistematik var. Biliyoruz hepimiz. Ya konu bu diyor. Orada atıyorum yüz tane düşünce kuruluşuna bir konu veriyor ve öneriler geliyor. İşte bakın düşünceler geliyor. Onların içerisinden üstünde çalışıyor.

Mesela şimdi Trump devlet başkanı ama aslında şovmen. Arkada düşünce kuruluşlarından oluşan bir üstün zeka var. Aa bir bakıyoruz Zengezur koridoru, bu işte gitti başka bir yere gitti. Başka başka  şeyler dönüyor.

Soru şu şekilde, benim düşündüğüm. Bunu çok önemsiyorum yani Türkiye açısından ülkemiz açısından. Biz üstün zekalı çocuklarımızı böyle düşünce kuruluşları oluşturup aynı Amerika Birleşik Devletleri’nde olduğu gibi oralara pas edebiliyor muyuz ki o düşünceyi geleceğimizde kullanalım. Çok teşekkür ederim.

 

Kemal Tekden: Biz, en büyük değerlerimizle çalışıyoruz. Şimdi geçenlerde, 14 yaşında bir çocuğumuz dört günlüğüne ziyaretimize, çocuk matematik ve kuantum fiziği konusunda çalışıyor. Profesör Metin Arık bey var Boğaziçi Üniversitesinde, onunla çalıştığını söyledi. Ve dedi ki ” Einstein’ın eksik bıraktığı bir alan var onu doldurmaya çalışıyorum.” , yani gözünüzü kapatırsanız karşınızda çok olgun, çok üstün zekâya sahip biriyle ilişki kurarsınız. Tabii üstün zekâ bir yerde de şöyle anlatılıyor: Yaş, yaşı mesela 10’dur da zekâsı 30’dur. Zekâ yaşı. Yani kişinin daha üst yaşlarda kazanacağı bir seviyeyi kazanmış bir işte seviyeleri var, hatta İbni Sina 11 yaşında talebelerine ders veriyor. Kendinden birkaç kat en az büyük talebelere. Ve sonra diyor ki: “Ya benden bir rahatsızlığınız var mı benden memnun musunuz” talebeleri diyor ki: “Efendim çok memnunuz, ama bir şikâyetimiz var”. “Nedir?”  diye soruyor. “Ya bizimle ders yapıyorsunuz, sonra gidip çocuklarla oynuyorsunuz.” O da diyor ki: “İşte oynarken yaşımın gereğini, sizlerle de aklın gereğini yapıyorum.”

Şimdi, biz şu anda 14 yaşında bir çocuğa çocuk diyoruz zaten konuşurken, çocuk. Sultan Alparslan 14 yaşında, şehir yönetti ve büyük bir fetih yaptı. Hazreti Peygamber çevresindeki gençleri, 15 16 17 yaşlarında gençleri, küçük bir kumandan yapardı. Yani tarihi birinci, şeyde, kumandanlar 12 yaşında alınırdı. Tabii eksikti vesaire ama yani o zamanki çocuğa verilen anlayışla bakışla bugünkü tabii ki 45 50 yaşında insanları görüyoruz yani. Ama bugün 30 yaşına gelmiş ama, reşit olmamış gibi bakıyoruz gençlere.

Şimdi Amerika’dan bahsettiniz. Amerika’da şu anda diyorlar ki H1 veya O1 lisansı olanlara yasak getirilse Amerika çöker. Ya bunlar nedir? İşte dünyadan, Pakistan’dan, Hindistan’dan, Türkiye’den, Afrika’dan aldıkları üstün zekâlı çocuklar. Onlar sayesinde,  Amerika ayakta ve tabii ki Türkiye’de işte bazı isimleri vermediğim bazı okullarda zaten Amerikan kafası yetiştiriliyor. Yani buraya bakıyorsunuz. Şimdi,  Dünya Olimpiyatları’ndaydı galiba. Geçen,  altı ay önce,  Çinlilere karşı bir şampiyonluk elde etti bir takım. Amerikalı ve Çinli. Yani Amerikan takımında beş altı tane çocuk var, hepsi Çinli. Çinlilere karşı şampiyon oldular.

Yani sadece bizim sorunumuz değil ama Amerika gerçekten büyük devlet. Yani kabul ediyorum ben. Yani bu çocuklara, bu zekâya, hakka, liyakata, hocamın söylediği gibi, değer veren devlet büyük devlettir. İslam Devleti’nin zaten anlayışı,  o güçlü şiarında yaşıyor: Adalet,  meşveret, liyakat. Şimdi bunu yapmadığınız zaman, bakın, Türk tarihinin zirvesi, Osmanlı’nın zirvesi, Kanuni Sultan Süleyman. Gerçekten bunu görebilmeniz lazım.

Bakarsınız. Yoksa tabii Fatih çok büyük, Yavuz Sultan Selim çok büyük, ama nasıl size vereyim? Ben size tarif ettim. Bugün de mukavele ettim. Kanuni bir dahi değil mi? Yanında kim var? Sokullu Mehmet Paşa, Osmanlı’nın en büyük Sadrazamı. Yanında kim var? EbusSuud Efendi, Osmanlı’nın en büyük şeyhülislamı. Yanında kim var? Mimar Sinan, dünyanın en büyük mimarı. Yanında Piri Reis, işte, Matrakçı, var, ondan sonra bazıları saymadım. Yahya Efendi, manevi büyük, Mahmud Hüdai ve sair.

Şimdi bakın bugün,  işletme sermayesi, işletme zekâsı, işte, kurumlar, işletmeler. Eskiden denirdi ki işte işletmenin başındaki insanın zekâsıyla ölçülüyor işletmeler. Hayır. Ortalama bir şirkette, 10 kişinin ortak zekâ seviyesiyle ölçülüyor şirketler. Üst seviyede devlet düşünün bunu. Yani devlet bir kişiyle, iki kişiyle yükselmez. Devlet bütün kademelerde, o siyasetin zirve yaptığı dehaların,  yönettiği kurumlarla yükselir. Bu herhalde yeter sanırım.

 

E-Posta Bültenimize Bekliyoruz.
Haftalık olarak, sizinle tüm içeriklerimizi e-posta yoluyla paylaşıyoruz.
icon
RELATED ARTICLES

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here


Most Popular